Film, beni öyle böyle değil fena etkiledi. Özellikle benim gibi rüyalarına önem veren, rüyaların gücüne inanan biriyseniz siz de etkileneceksiniz.
Hani hep dersin ya bir film izledim hayatım değişti. Evet birden bir sıçrama, bir atılım yapmıyorsunuz tabi ki ama "8 Saniye" filmi ile bir bakış açısı, bir dokunuş yakalıyorsunuz. Bu yüzden eğer bugünlerde birileri bana film izleyeceğim ne önerirsin diye sorarsa tanıdık tanımadık herkese ''8 Saniye'' filmini önereceğim.
"Inspection" filmini izleyenler senaryo mantığı açısından yabancılık çekmeyecektir. Aynı senaryoya bizim kültürümüze ait dokunuşlar da serpiştirildiği için daha sıcak duygular hissedeceksiniz filme karşı. Hemen yanlış anlaşılmasın o film ile ilgisi yok "8 Saniye" filminin.
Senaryo gerçek hayat hikayesinden yola çıkılarak kurgulanmış ve zaten filmin başkahramanı Esra İnal' ın röportajlarını da okursanız hayatına dair önemli noktaların iyi işlendiğini düşüneceksiniz.
Filme dair yorumları okuduğumda ise ne kadar olumlu net yorumlar varsa bir o kadar da olumsuz yorumlar yapılmış. Herkesin değerlendirme kriteri farklıdır tabi ki ama bu kadar da olumsuz yorumu hak ettiğini düşünmüyorum açıkçası. Çünkü ben filme inandım. Ayrıca filmleri izlerken insanlar nasıl bir kafa ile izliyor çoğu zaman çözemiyorum bile. Muhtemelen herhangi bir film için filmin yarısında çıktım diyenler ile aynı hayat görüşünü paylaşmıyoruz demek ki !
Ortalama olarak, maalesef ister istemez filme Türk Filmi ön yargısı ile yaklaştığımızda bu olumsuz tabuyu "8 Saniye" filminin kıracağını düşünüyorum. Özellikle sahne geçişleri,ses müzik ve rüya sahnelerinin çok iyi kurgulanması filmin sizi sarmasını sağlıyor. Özetle sinematografik olarak iyi yapılmış bir film.
Bu filmden sonra Ömer Faruk Sorak filmlerini sevdiğimi fark ettim. Türk filmleri bende yönetmen olarak çok yer etmiş sayılmaz bir kaç yönetmen dışında. Ayrıca yönetmen isimlerini aklımda tutmak konusunda iyi olduğumu da söyleyemem. Ama anladım ki bir Ömer Faruk Sorak filmi gerçeği oturmuştur artık bende. Genel olarak baktığımda çoğu filmini sevmişim ben :)
Bu filmden sonra Ömer Faruk Sorak filmlerini sevdiğimi fark ettim. Türk filmleri bende yönetmen olarak çok yer etmiş sayılmaz bir kaç yönetmen dışında. Ayrıca yönetmen isimlerini aklımda tutmak konusunda iyi olduğumu da söyleyemem. Ama anladım ki bir Ömer Faruk Sorak filmi gerçeği oturmuştur artık bende. Genel olarak baktığımda çoğu filmini sevmişim ben :)
Elinde çok iyi hikaye olmasa bile film teknikleri ile bizi etkileyebilmiş filmleri de düşünürsek benim için bu film üst sıralarda yerini aldı bile.
Ayrıca filmin sinopsis bölümünde yazan şu cümle bile merak uyandırıyor:
"Bu film; Esra’nın akıl hastanesinden çıkıp, dünyanın dört bir yanında seminerler vermeye doğru uzanan başarı öyküsünün bir kesitidir" Oyuncu olmayan birinin bu kadar başarılı bir oyunculuk sergilemesi de bence taktire şayan.
Filmden sonra ilgimi çeken Toltek Bilgiliği hakkında bir kitap alıp okuyacağım. Muhtemelen ilerleyen günlerde kitap hakkında bir şeyler bulursunuz sayfamda.
Evet tekrar ediyorum filmi izleyin ve keyif alın ve öğrenin. Kendinizi kendinize emanet etmeyi de unutmayın.
Aşağıdaki siteyi de incelemenizi öneririm.
http://www.esrainal.com/
Sevgilerle hayalieren :)
0 yorum :
Yorum Gönder